Sepetiniz
0

Sepetiniz boş

Alışverişe devam
TİROİT HASTALIKLARINDA BESLENME

TİROİT HASTALIKLARINDA BESLENME

Tiroit tüm organları ilgilendiren hormonun üretiminin olduğu bir organdır. Bu hormon vücutta triodotironin (T3) ve tiroksin (T4) olarak bulunur ve vücudumuzun işleyişi için hayati önem taşır. Vücutta bu hormonların az ya da fazla çalışması hipotroidi veya hipertroidi gibi hastalıklara neden olur. Tiroit fonksiyonlarını değerlendirmede ilk yapılacak testler TSH ve T4 ,T3 olmalıdır. TSH düzeyi özellikle tiroit fonksiyonlarının belirlenmesinde iyi bir göstergedir.

 

 

TSH üst sınırı yaşlara göre aşağıda gösterilmiştir. Bu değerin üzerinde olması tiroit rahatsızlıkları ile ilgilidir.

Sağlıklı genç popülasyonda 4 mIU/L

Gebelik planlayanlarda ve gebelerde 2,5 mIU/L

70-79 yaş arası 6 mIU/L

80 yaş üzeri 7,5 mIU/L

Serbest T4

Normal sınırları: 4.5-12.0 μg/Dl

Serbest T3

Normal sınırları: 80-180 ng/dL).

 

 

 

Tiroit bezinde görülen değişikliklere göre aşağıdaki rahatsızlıklar ortaya çıkmaktadır;

1-Guatr (Tiroit bezinin büyümesi)

2-Nodül (Tiroit bezinde bulunmaması gereken kitleler)

3-Hipotiroidzm (Tiroit bezinin az çalışması)

4-Hipertiroitzm (Tiroit bezinin çok çalışması)

5-Haşimato (Tiroit iltihabı)

6-Graves ((Tiroit bezinin aşırı çalışması)

7-Tiroit kanseri

 

 

HİPERTİROİDİ:

Hipertiroidi tiroit hormonlarının normalden fazla salınması veya tiroit bezinin fazla çalışması olarak tanımlanabilir. Tanıda yüksek T4 ve T3 değerleri ile baskılanmış TSH düzeyi görülürse hipertiroid tanısı konulur.

Hipertiroidin belirtileri aşağıda verilmiştir;

  • İştah artışı
  • Kadınlarda menstrüel kanamanın azalması,
  • Çift görme, nefes darlığı, yorgunluk,
  • Sıcağa toleransın azalması, aşırı terleme,
  • Barsak hareketlerinde artış,
  • Kas zaafiyeti,
  • Sinirlilik, fotofobi, uyku bozuklukları,
  • Tiroit bezi boyutlarında artış,
  • İstemsiz titreme
  • İstemsiz kilo kaybı

 

 

 

HİPOTİROİDİ:

  • Laboratuarda yüksek TSH ve düşük T4 hipotiroidiyi destekler.
  • Sık karşılaşılan bulgular;
  • Soğuk intoleransı,
  • Depresyon, yorgunluk,
  • Kuru cilt, eklem ağrıları,
  • Menstrüel düzensizlikler,
  • Kabızlık,
  • Hareketlerde ve konuşmada yavaşlama
  • Reflekslerde azalma
  • Mental yeteneklerde azalma, kas krampları, güçsüzlük,
  • Uykuya meyil
  • Kilo artışı
Eğer bu belirtiler varsa dikkat ;
  • Elimi kolumu kaldıramıyorum, hiç iş yapamıyorum (%99)
  • Çok halsizim, sürekli yatıyorum (%91)
  • Çok üşüyorum (%89)
  • Eskiden çok terlerdim, şimdi hiç terlemiyorum (%89)
  • Bu aralar çok unutkanım, dolabın kapağını açıyorum ne yapacağımı unutuyorum (%66)
  • Sürekli bir şişkinliğim var, tuvalete rahat çıkamıyorum (%61) 
 
Kimler risk altında ?
  • ·Ailede veya kendisinde tiroit hastalığı olanlar (hipertiroidi veya hipotiroidi, postpartum tiroidit)
  • ·Daha önce tiroit ameliyatı geçirmiş olmak
  • ·Tip 1 DM veya diğer otoimmun hastalıkların mevcudiyeti
  • ·Tiroit hastalığını düşündüren klinik bulguların mevcudiyeti, guatr
  • ·Otoimmün tiroidit varlığı
  • ·Anemi, kolesterol yüksekliği, sodyum eksikliği
  • ·Baş boyun radyoterapisi almış kadınlar
  • ·İnfertilite tedavisi görmüş olanlar
  • ·Daha önce düşük veya ölü doğum hikayesi olanlar
  • ·Yeni doğum yapmış kadınlar
  • ·50 yaş üstü kadınlar
  • ·Lityum ve benzeri ilaçları uzun süre kullananlar

 

 

 

 

 

 

 

Tiroit hormon eksikliği yada fazlalığı direkt olarak vücut ağırlığınız, beden kütle indeksiniz, bel çevreniz ile ilişkilidir. Kilo verememe yada yukarıda bahsedilen belirtilerden bir veya daha fazlası sizde var ise mutlaka doktora başvurmalı ve tiroit değerlerinizi kontrol ettirmelisiniz. Sıklıkla bize başvuran ve hipotiroid tanısı olan danışanlarımızda tedavilerine devam ettikleri süre içerisinde diyet programları ile sağlıklı ve kalıcı bir şekilde zayıflayabiliyor, ancak tedavi ve tanı ihmal edildiğinde bu durum obezite ile sonuçlanabilir

Tiroit hormon seviyelerindeki düşük veya yüksek değerlerin kalp hastalıkları üzerine de olumsuz etkileri vardır. Kan basıncında da değişiklikler yaratarak tansiyon gibi hastalıklara zemin hazırlayabilir. Ayrıca tiroit hormonları kolesterol ve trigliserid düzeylerinizi de etkiler. Özellikle kolesterol yüksekliği hipotiroidi hastalarında sıklıkla görülür. Bu nedenle tiroit hastalarının beslenme programında yağa dikkat edilmeli, sadece sağlık açısından faydalı yağlara yer verilmeli, fazlasından kaçınılmalı, kolesterol içeriği düşük bir program planlanmalıdır.

Kadınlarda artmış vücut ağırlığı, adet düzensizliği, erken menopoz veya vücutta kıllanma birer hormon hastalığı belirtisi olabilir ve bu gibi durumlarda tiroit hormonu da mutlaka değerlendirilmelidir. Bazı çalışmalar polikistik over sendromu ile hipotiroidin ilişkili olduğunu göstermektedir.

 

BESLENME TEDAVİSİ

Pek çok kronik hormonal hastalıkta ilaç tedavisinin yanı sıra mutlaka beslenme tedavisine de ihtiyaç vardır.

Tiroit hastalıklarında da düzenli uygulanan bir programla hem beden ağırlığında hedeflenen kiloya ulaşılması hem de fazla yağ dokusunun oluşturabileceği zararlar ve düzensizlikler azalmaktadır.

Tıbbi beslenme tedavisi özellikle bozulmuş tiroit hormon mekanizmasının sebep olabileceği bir çok yandaş hastalığın belirtilerini ortadan kaldırabiliyor ya da şiddetini azaltabiliyor. Bu yüzden mutlaka tiroit hormonu hastalıklarının tedavisinde tıbbi beslenme tedavisi önerilmelidir.

 

 

Hipotiroidi Ve Haşimato için beslenme ipuçları;

  • Bir beslenme uzmanı tarafından kişinin yaş, kilo, boy ve kan bulgularına uygun bir beslenme programı hazırlanmalıdır. Bütün besin ögelerini içeren , dengeli ve sağlıklı bir beslenme programı yürütülmelidir.
  • Günlük gereksiniminiz kadar protein almaya çalışın, yeterli protein alımı tiroitlerin daha iyi çalışmasını sağlar. Sağlıklı yetişkin bireylerde vücut ağırlığı başına 0,8-1gr/kg protein önerilmektedir.
  • Ödem problemi yaşamamak ve sağlıklı kilo kaybı sağlamak için su tüketiminizi asla ihmal etmeyin, günde en az 8-10 bardak sadece su içmelisiniz.
  • Sebze tüketiminizi artırın. A, C, E gibi antioksidan vitaminlerin alımı da bu sayede artacak. Meyve tüketiminde ise özellikle glisemik indeksi düşük meyveler tercih edin. Günde 2-3 porsiyon taze meyve tüketmeye çalışın.
  • Haftada en az 2 kez balık tüketilmeli, omega 3 yağ asitlerinin tiroit fonksiyonlarını olumlu etkilediği bilinmektedir. Eğer balık tüketemiyorsanız omega-3 takviyesi alabilirsiniz. Keten tohumu, ceviz, semizotu da omega-3 içeriğiyle tiroit bezinizin daha iyi çalışmasını sağlar, ancak bu besinlerdeki omega 3 balıktaki kadar vücut için yararlı değildir. 
  • Tam buğday veya çavdar unundan yapılmış posa ve B vitamini açısından yüksek besinler tercih edin.
  • Posadan ve bitkisel proteinden oldukça zengin kurubaklagillere de hafta 2 kez mutlaka yer verin. Özellikle haşlayarak salatalarınıza ilave edip bir ana öğün şeklinde tüketebilirsiniz.
  • Diyetinizle, ihtiyacınıza uygun, yeterli düzeylerde iyot (iyotlu tuz, deniz ürünleri) almaya özen gösterin. İyot vücut için elzem bir elementtir . Hipotiroidi olanların iyotlu tuz tüketmesi daha doğru iken ; hipertiroidi ve guatrı olanların aşırı iyot alımında hashimato tiroidi oluşur bu nedenle iyotsuz tuz önerilmektedir. Sağlıklı yetişkinler için günlük alınması gereken tuz miktarı 6gr ‘dır. Bu miktar hiçbir durumda aşılmamalıdır.
  • Çinko tiroit hormonunun metabolizmasında etkili bir mineraldir ve eksikliğinde tiroit metabolizması bozulur. Beslenmenizde peynir, kırmızı et, kepekli ekmek, tavuk, yumurta sarısı, süt ve süt ürünleri, balık, patates, ceviz, badem, tam tahıllar, kuru fasulye, lahana, ay çekirdeği gibi çinko içeren besinlere yer verin.
  • Tiroit için önemli olan bir diğer mineral ise selenyumdur. Selenyum içeren ; ceviz, et, balık ve kabuklu deniz ürünleri, kepekli unlar, süt ürünleri, sebze ve meyveler ve yumurta gibi besinler beslenmenizde mutlaka olsun.
  • Selenyum eksikliğinde vücutta E vitamini düzeyi de azalır ve tiroit bezi iltihabı daha sık görülür. Selenyum ve E vitaminini birlikte almak vücut için daha faydalıdır. E vitamininden zengin besin olan besinler ise ; bitkisel yağlar, zeytinyağı, ruşeym, baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, keten tohumu, badem, fındık, kabak çekirdeğidir. Yumurtanızın üzerine keten tohumu serpebilir, koyu yeşil yapraklı sebzeler ile hazırladığınız salataya kabak çekirdeği ilave edebilirsiniz.
  • B vitaminleri, özellikle B12, tiroit bezinin enerji üretmesine yardımcı olur.. Tiroit işlevi için önemli olan vitamin ise B9 ‘dur. Bu vitaminlerin vücuttaki seviyelerine baktırılmalı, eksikliğinde bu vitaminlerden zengin besinlerin tüketimi artırılmalıdır.
  • Çikolata kadminyum içeren bir besindir, bu içeriğinden dolayı tiroit hastalarının dikkatli tüketmesi gerekir. Çünkü fazla kadminyum selenyumu vücuttan atarak tiroit metabolizmasını etkiler.
  • Taurin, tiroit hormonlarının üretimi için elzem bir aminoasittir. Supleman olarak kullanılabilir ama herkes için uygun değildir, mutlaka doktor kontrolünde kullanılması gereksinim var ise kullanılmalıdır. Taurinin besinsel kaynakları; deniz ürünleri, süt ürünleri ve hindi etidir.
  • Kafein, alkol, sigara ve şeker tüketimi özellikle sınırlandırılmalıdır. Bunlar hastalığın seyrini olumsuz yönde etkileyen faktörlerdir.
  • Doğru bir beslenme programıyla birlikte düzenli egzersiz yapmakta tiroit bezinin salgısını dengeler. Ayrıca yavaşlayan metabolizma hızını artırmaya da yardımcı olur.

 

Hipotiroid ve haşimato hastalıklarına iyi gelen 10 besin

  • Deniz ürünleri
  • Yağsız et, tavuk, hindi eti
  • Keten tohumu
  • Hindistan cevizi
  • Ayçekirdeği – Kabak çekirdeği
  • Susam
  • Ceviz
  • Dereotu
  • Tam tahıllı ürünler
  • Mercimek

 

Hipotiroidi Olan Hastaların Dikkatli Tüketmesi Gereken Besinler ;


Bazı besinler guatrojenik besinler olarak adlandırılır ve tiroit hormonlarının çalışmasını azaltır;

  • Beyaz lahana,
  • Kara lahana,
  • Karnabahar,
  • Brokoli,
  • Turp,
  • Brüksel lahanası,
  • Hardal,
  • Şalgam
  • Soya fasulyesi,

Bu besinlerin pişirilerek tüketilmesi etkisini azaltmaktadır. Yer fıstığı ,mantar ve bira mayası gibi besinler de dikkatli tüketilmelidir. Sarımsak, su teresi, yumurta sarısı gibi besinler ise fazla tüketilmemelidir.


Hipertiroiti olanlar ise bazı besinlerin tüketimini azaltmalıdırlar ;

  • Süt,
  • Peynir,
  • Deniz mahsulleri,
  • Mor lahana
  • Turp,
  • Kuruyemiş

Ayrıca çay, kahve, alkol ve nikotin metabolizma hızını artıracağından tüketimi azaltılmalıdır.